13.03.2013

Handykids aktivite setleri...

Oğlumun hamileliğinden itibaren üye olduğum, sayısız anneyle tanıştığım, bir kısmıyla arkadaşlığımın artık dostluğa döndüğü ve artık eskisi kadar yoğun vakit ayıramadığım anne-çocuk sitesi NURTURİA dan sevgili arkadaşım Nihal... Kendisi çalışan bir oğul annesi. Evinde olabildiği zamanlarda oğluyla kaliteli zaman geçirmek ve ona güzel şeyler verebilmek adına aktiviteler yapıyorlar. Oğlu da aktivite sever bir çocuk olduğundan her güne mutlaka bir şeyler yaratıp oynarlar.

Ancak Türkiye de aktivite setleri çok yoğun ve sayı olarak fazla satılmamakta. Satılmakta olanlar ise oldukça pahalı ürünler bir çok keseye göre.

Nihal cim bundan yola çıkarak yurtdışından aktivite setleri getirip satmaya başladı. Bunun için de HANDYKİDS i kurdu. Siteye girdiğinizde oğlunuza/kızınıza çok güzel aktitive setleri ve oyunlarla karşılacaksınız. Üstelik ahşap oyuncaklar mevcut. Ve inanılmaz uygun fiyatlara satılmakta. Ben oğlum henüz ahşap oyuncak monte edemeyeceğinden stickerlar alarak başladım alışverişlerime. Güvenerek, rahatlıkla alışveriş yapabileceğiniz bu site için gelin Nihal e kulak verelim:

"
Türkiye’nin sadece çocuk aktivite ürünleri satan tek sitesi www.handykids.com.tr açıldı...

Handy Kids nedir?

Handy Kids , “becerikli çocuklar” anlamına geliyor. Ürünlerin tamamı çocukların el becerilerini geliştirmeye yönelik. Kutunun içinden yapacağı aktiviteyle ilgili tüm malzemeler çıktığı için anneler hem fikir hem malzeme bulma derdinden kurtulmuş oluyor. Ürünler İngiltere’den ithal, çocuk sağlığına uygun malzemelerden üretilmiş, ve tüm güvenlik testlerinden geçmiş.

Handy Kids fikri nasıl ortaya çıktı?

Oğlumla aktivite yapmayı ve gezmeyi çok seviyoruz. Çevremdeki annelerden en sık duyduğum soru hep şu olmuştur : “Bu aktivite fikirlerini ve malzemeleri nereden buluyorsun ?” Aktivitelerin çoğunu yabancı bloglardan buluyorum; fakat bazen insanın, özellikle de çalışan annelerin fikir aramaya bile vakti olmuyor. Malzeme konusu da ayrı bir sıkıntı. Yurtdışında çok sık rastladığım “do it yourself” yani “kendin yap” diye tabir edilen setler vardır, içinde çocuğun yapacağı aktiviteyle ilgili tüm malzemeler olur. Bunların benzerlerinden Türkiye’de zaman zaman görüyordum, ama fiyatları çok yüksek buluyordum. Buradan yola çıkarak Türkiye’ye bu tarz ürünler getirmeye karar verdim, ve böylelikle www.handykids.com.tr doğmuş oldu.

Handy Kids nasıl bir site?

www.handykids.com.tr ürünlerimizin satıldığı tek e-ticaret sitesi. Fakat www.handykids.com.tr sadece ürün satan klasik bir e-ticaret sitesi olmayacak. Sitemizin blog kısmı var ve burayı aktif olarak kullanacağız. Blog kısmında paylaşacağımız ürünlerle ilgili yazılarda; ürünün kutusundan neler çıktığı ve nasıl yapılacağı detaylı fotolarla anlatılıyor olacak. Böylece ürünün sadece kutusuna bakarak seçmeniz gerekmeyecek. Ayrıca ürün çocuğunuzun zevkine hitap ediyor mu, yaş grubuna uygun mu, bu soruların yanıtlarını da blog kısmındaki yazılarda görebileceksiniz. Blogger geçmişime dayanarak blog yazılarına çok önem veriyorum. annelerin pek çok faydalı bilgiyi bloglardan edindiğine inanıyorum. Bu da www.handykids.com.tr yi sadece ürün satan sitelerden ayıran en önemli özellik olacak.

Handy Kids’te ne tür ürünler bulabilirim?

Handy Kids’de birçoğu hazır kit halinde aktivite setleri bulabilirsiniz. Tamamı çocuğunuzun el becerilerini geliştirmeye yönelik ahşap setler, alçı aktivite setleri, elişi setleri, maske yapma setleri, boyama setleri, köpük aktivite setleri bulabilirsiniz. Hazır kitlerin yanı sıra bolca değişik aktivite malzemeleri de bulabilirsiniz craft paketleri, şönil, makas , boyama örtüsü tarzı ürünlerle aklınızdaki aktiviteleri kolaylıkla yapabilirsiniz. "
 
 



BURADAN Facebook HandyKids sayfasını beğenebilir ve bir çok hediye ürün, kampanyalı aktivite ürünleri hakkında bilgi edinebilirsiniz. Nihal ciğimin aynı zamanda blogger bir anne olarak gezi ve seyahat bloglarını okuyabilirsiniz.

Sevgili Nihal cim. Yolun açık olsun. Bol satışlar ve güzel başarılar temenni ederim. Biz oğlumla severek alışverişe devam ediyoruz/edeceğiz.
 
Sevgiler;İnci




12.03.2013

10 MART 2013 BORA NIN 2. DOĞUMGÜNÜ

Bora nın hayatımıza girdiği günden bu yana 2, geçtiğimiz doğumgününden bir yıl daha geride kaldı yine. O bir yılda neler oldu:

-Bora ve meme ikilisi yollarına ayrı ayrı devam ediyor.
-Gündüz uykuları tek uyku haline döndü.
-Artık öğle ve gece uykularını kendi uyuyor. Klasik uyku ritüellerimiz oluştu. Pijama giymece, öpüşüp koklaşmaca, yatağına yatınca tüm uyku arkadaşlarının yoklamasını almaca, eksik varsa her nerede ise mutlaka bulup yatağa koymaca. O yatağında ben başucunda bir kaç dakika günün muhasebesini yapıp :D sohbet etmece. İyi geceler öpücüğü ve kuhhhh (kendi tabiriyle)
-Geceleri deliksiz uyuyor.
-Koltuktan ve daha yüksek yerlerden zıplayıp atlayabiliyor.
-2-3 kere bizi korkutacak şekilde düşmeler, çarpmalar ve minik kanamalı sıyrıklarımız oldu.
-Yaz mevsimini genel olarak bacakları mor beneklerle geçirdi.
-Sivrisinek alerjisi olduğunu öğrendik.
-Kelime dağarcığı oldukça genişledi. İhtiyaçlarını talep edebiliyor. Her gün bir kelime öğreniyor/öğrenmeye çalışıyor.
-Kendisinden bahsedecekse "Bora" demek yerine "Baylo" diyor :)
-Tam anlamıyla 2 yaş sendromunu eksiksiz yaşıyoruz. Ben-merkezci bir dönemde şu sıralar. Kendini yere atmaca,ağlamaca, tepinmece ve bağırmak favorileri arasında :S
-Sosyal ve sevgi dolu. Sabahları uyandığında ve akşamları uyumadan önce anne ve babayla uzun uzun ballanma seremonileri mevcut. Sarılmak, öpmek, öptürmek ve gıdıklanmak sevdiklerinden. Favorisi ayaklarını burnumuza uzatıp koklatmak. Biz de kokudan düşüp bayıldığımızda :P kahkahalar atmak.
-8 parçalı, 9 parçalı puzzle ları rahatlıkla yapabiliyor.  Boya yapmayı, suyla oynamayı ve peluş hayvanları seviyor. Son alt aydır gözdeleri safari hayvanları ve dinozorlar.

Gelelim doğumgünü kutlamasına;

10 Mart.. Gün geldi çattı. Oğluşum 2 yaşına girecek. Bu yıl ilk doğumgününde yaptığımız gibi büyük bir parti istemedik. Geçtiğimiz günler yaşadığımız ailevi sağlık sorunları sebebiyle ileriye dönük plan yapmaktan çekinir olmuştum. O yüzden enn yakınlarımla evde minik bir parti daha iyi göründü gözümüze...

Evin süslemeleri için http://keyfekedersaatlerim.blogspot.com/  çok sevgili Pınar ablamın sitesinden yardım aldım. Aslan teması çok eğlenceliydi. Pastamız ve kurabiyelerimiz yine geçen yıl ki gibi http://www.misspastam.com/ çok sevgili Aylin Hn tarafından hazırlandı. Çokça övgü aldılar.

Çok sevdiğimiz dostlarımız ve kızkardeşlerim de katılınca çok eğlenceli saatler geçirdik hep beraber. Tabi ki yine en çok çocuklarımız eğlendi. Uzun söze gerek yok.


"Güzel oğlum, iyi ki hayatımıza geldin. İyi ki bizleri anne-baban seçtin. Sana kavuştuğumuz için, senle dolu dolu geçen 2 yıl için çok teşekkür ederiz. Nice doğumgünlerini hep sevinçle sarmaş dolaş hep beraber sağlıkla, keyifle kucaklayalım. Çok yaşlar gör. Çok sağlıklı ol. Mutlu ol. Sev, sevil. Saygı duy, sana duyulmasını sağla. Hep istediğin şeyi yap, yaparken de başarıyla yerine getir. Ve yaptığın herşey maddi, manevi seni hep tatmin etsin. Anne-babanın aşkından daha da büyük daha güzel bir aşk yaşa, anne baban çok aşık birbirine ve çok seviyor, en az bizim kadar mutlu ol :) :) mutlu ol her zaman, güzel, sevimli, mutlu ve huzurlu bir yuvan ve ailen olsun. Ve oğlum; anneciğin seni hiç bir karşılık beklemeden hep sevecek, bunu sakın unutma emi anneciğim? Doğduğun ilk an yaşadığım duygu hiç değişmedi, katlanarak arttı. Güzel gülüşüne ömrümü veririm anneciğim :) Seni çok seviyorum, mutlu yıllar oğlum"

Sizleri doğumgünü partimizden bir kare ile başbaşa bırakıyorum. Hepinize sevgiler, sağlıklı ve keyfili günler.

Sevgiler;İnciBora

















14.02.2013

Kısa bir post...

Merhabalar,

2013 başladı evet, kimileri için aydınlanma çağına girdik :)

Bizim için hayli sıkıntılı günler oldu ilk haftalar... Önce Bora cık hastalandı; bronşiyel öksürükle tanıştık. 2 yaşına girmesine yaklaşık bir ay kala, bugüne dek hiç antibiyotik verecek bir hastalık yaşamadığımıza tekrar tekrar şükrederek; bu ufak gribal enfeksiyonu da atlattık. Ardından ben hasta oldum. Ama öyle böyle değil, yataklara düşürdü. Öksürürken "köhm köhm" sesleri sanırım apartmandaki diğer dairelerden rahatça dinlenebiliyordu. Zira ben onların tüm! yaşam seslerini dinliyorum :S

Benim rahatsızlığım 3 haftayı geçti ki yeni yeni bitme aşamasında... Hala dikkat edip evden çıkmamaya gayret gösteriyorum derken; ailemizde hiç yaşamadığımız bizi tedirgin eden, çok korkutan bir hadise yaşadık. Anneciğim kalp krizi geçirdi ve anjiyo oldu. Bu süreç duygusal olarak çok korkutup yıprattı hepimizi :(

Çok şükür ki bugünkü kontrollerinde anjiyo sonrası iyi olduğu haberini alarak derin bir nefes aldık. Anneciğimin bu yaşadığı hadise bana bir çok şeyi farkettirdi. Başka bir durumda olsam kendimi salar, ağlamaktan bitap düşer çeşitli felaket senaryoları üretirdim. Ancak bana ayakta kalmam gerektiğini hatırlatan bir minik adam vardı artık hayatımda: Borammmm...

Bora bana uyuyup dinlenmem gerektiğini, yemek yapmak için mutfağa girmem gerektiğini hatırlattı. Çocuklar çok masum... Henüz hayatın zor dönemlerini bilmiyorlar, bildikleri ve şu an en sevdikleri şey oyun oyun oyun :)

Bora onunla oyun oynamam gerektiğini hatırlattı. Ona gülmem, her zamanki gibi öpmem, sevmem gerektiğini hatırlattı. Benim minik oğlum bu zor dönemimizde kah benim, kah ailemin neşe kaynağı olarak oradan oraya zıplayıp oyunlar oynamaya devam etti. Hastanede bile....

Şu an herşey yolunda ve ben mümkünse anneciğimi daha çoooook uzun bir süre hiç bir yere göndermeyi KESİNLİKLE! düşünmüyorum.

Bora nın 23. ayı:

Bora cık 23 aylık bir minik adam artık. Emir kiplerinden oluşan fiilleri ile kendinden 3. şahıs gibi bahsetmeye başladı.
Bahsetmek derken dili çözüldü sanmayın. Sadece fiillerden oluşmuş bir kelime dağarcığı mevcut henüz.
otuu:otur
geeeğ:gel
düttü:düştü
doğdum:doydum
buldum:buldum
bitti:bitti
gitti:gitti
bettleee:bekle
tağğt:kalktı
beğde:perde
duğdum:duydum
pum:top
işşşş:çiş
atapop:ahtapot
amalolo:elma
mayna:mandalina
mayana:makarna
üt:süt
şu an aklıma gelenler. Bir de istediği şeyleri parmağı ile gösterip "bu" diyor. "Bora cım hangisini istiyorsun?" Bora: "Bu!"
Kendini yere atıyor. "Bora ya noldu?"  Bora:"Düttü!" :) şeklinde minik diyaloglarımız var.

Ve bazen en zorlayıcı olan söylediği kelimeyi anlamamamız :( bir kelimeye ya da heceye takılıyor. İlla ki istiyor sürekli söylüyor. Ve ne olduğunu anlamıyoruz. Göstermesini istediğimizde gösteremediğinde iyice sinirleniyor. Anlayacağınız terrible2 kendini son hız göstermeye devam ediyor hayatımızın her anında.

Fakat iyi haberler de var sevgili okuyucular :)
Hazır mısınız? :D

Bora cığım artık kendi uyuyor. Bir süre devam eden ufak alıştırmalar neticesinde ilk olarak öğle uykusuna kendi kendine uyuyarak geçen oğlum artık akşam uykularını da buna ekledi. Pijamasını giydiriyorum. Yatağını en sevdiği oyuncaklarla donatıyoruz (listemiz hiç değişmez:) ) ardından öpüp koklayıp iyi geceler dileyip çıkıyorum odasından ışığı kapatıp. Her defasında uykuya geçme rutini sırasında odasında, yatağında uyku öncesi vakit yarım saati geçiyor zira  Bora yatağında yatıp şarkılar söylüyor, oyuncaklarına sesleniyor. Bazen bana "anne" ya da "heyy" diye sesleniyor. Ciddi bir ağlamao olmadıkça duymuyor, gitmiyorum.  "hey" e taktı bu sıralar :) sonrasında şarkılar hızını kaybedip bir kaç kez ıhhh anniii dedikten sonra uykusuna geçiyor. Yine deliksiz gece uykuları dönemindeyiz ve biz bu dönemi çooook seviyoruz. :))))

2. yaşını kutlamamıza 1 aydan kısa bir süre kala bizim evden haberler bu kadar... Hepinizi sevgiyle öper kucaklarım. Önce tüm sevdiklerinize sağlık, ardından huzur dilerim.

Sevgiler...

PS: yatağına doldurduğu oyuncak listesi için Facebook ta girdiğim güncellemeyi aynen kopyalamak istiyorum buraya zira bir daha o kadar tatlı bir anlatım olmayabilir :)

 "
80x150 bir bebek yatağının içini sayıyorum: 30 cm bir maymun, 30 cm bir kaplan, 25 cm bir aslan, 20 cm bir aslan el kuklası, 15 cm bir aslan, 15 cm bir fil, 15 cm bir kutup ayısı, melek model bir led gece lambası, bir adet orta boy su matarası, bir adet Pepee diş fırçası, gerektiğinde örtünmek için bir bebek battaniyesi ayıcıklı...
SORU: bunların birinden bile öğle ve gece uykusunda ayrılmak istemeyen 85 cm bir bebek bu yatağa nasıl sığar ? :D seviyorum bu çocuğu ♥ ♥ ♥     "

18.01.2013

My son's room












 

Mazeretim var; asabiyim ben!

Hoşgeldin terrible2...




Epey bir zamandır kendini ufak ufak hissettiren 2yaş dönemi bizde resmen son hız başlamış durumda. Önceleri yemek yemede direnme, bazen dediklerimizi duymama, dinlememe, sert tepkilerde bulunma ve inatlaşma gibi küçük belirtilerle kendini gösterirken; bu hafta tavan yapmış bir şekilde ilerliyor. Yeni problemimiz: UYKUYA DİRENME...

Aslında henüz tam oturmadığından yazmak istemediğim bir yoldaydık biz Bora yla... Bora artık öğlen uykularını kendi kendine uyuyordu. Yatağına yatırdığımda az mızıldanıp, bol şarkı eşliğinde 10 dk kadar sürede uykuya dalmayı başarmıştık. Hatta gece uykularını da Salih ten çalıp, onda da kendi uyumaya başlamıştı :)

Fakat bu hafta ibre tersine döndü tamamen. Önce gece uykusuna direndi. Sonra baktı oturmaya başlayan bir düzeni var, bozamadı. Fakat bir şekilde bizimle inatlaşması, dediğini yaptırması, içindeki büyüme enerjisini boşaltması gerekiyordu oğlumun. O da anne-babasını en MAT edecek olan saati yani gece- sabah arası derin uyku saatini seçti :D

2 civarı avaz avaz bağırarak uyanan, 2 saat bazen 3 saat hiç durmadan bağıran, ağlayan ve uykuya direnen nurtopu gibi bir oğlumuz var :)

Uyandığında sadece babayı istiyor, beni değil yanında görmek, sesimi duymak istemiyor.E bu durumda tüm yük sabah işe gitmek zorunda kalan babaya düşüyor. Benim de farkım yok, odamızda oturup bekliyorum ne yapacağız, ne zaman uyuyacağız diye :D

İlk bir kaç gün sadece gece-sabah arası koma uyku dönemimizde başlattığı bu büyük saldırı; giderek daha hain planlara yöneldi :) ÖĞLE UYKULARIIIIII

Son 3 gündür kesinlikle öğle uykusunu da istemiyor.. E gece uyumuyor, gündüz uyumuyor ne yapıyor bu minnak diyeceksiniz? İşte onu biz de bulamadık. Minik minik molalarla uyuyup; azıcık şarj olunca kendini parçalarcasına ağlayıp, tüm gün bağırmaya devam ediyor. Uyuyor ağlıyor avaz avaz, uyanıyor yine avaz avaz, yemek saati avaz avaz.

E peki geçti mi? sakinleşti mi ortalık? Yooo aslında tam da bombanın düştüğü en yoğun gündemde yazıyorum bunları ki geçtiğinde unutmayayım hislerimi. Çünkü bir anne için bebeği sözkonusu olduğunda sanmam ki olumsuzlukları hatırlasın :)

Bugün öğle yemeği saati gelecek, direnecek :D ardından öğle uykusu saati gelecek, kıyameti koparacak. Zaten bu sabah uykusunu almamış olmasına rağmen öğlene kadar uyumasın, günü gecesi karışmasın diye 8buçukta kaldırdım. Bu yüzden bana hala kızgın biraz :)

Ve evvelki gün migreni başlayan, kaşları ağrıyan, ışığa bakamayan bu biçare annenin olumsuz  hisleri pik yapacak, fakat duracak, bekleyecek ve yine oğlunu çok sevecek, öpecek :)

ilerleyen günlerde en azından uykuyu çözmüş olmayı diliyorum.

Görüşebilmek dileğiyle :)



14.01.2013

Yeni yıl, ilk post...

Yeni yılın ilk postundan merhaba;

Çok keyifli başladı bizim için 2013; zira Bora minik minik kelimelere başladı. En meşhur kelimemiz "buldum" :)
Özellikle oyuncaklarını saklayıp, kaybetmiş gibi dolanıp buluyor. Ardından "bullldum" diye bağırıyor :)
Ayrıca evimize geldiğimizde, gösterip "bev" diyor.
Yeşil: yemil
Araba: baaala
ilk aklıma gelenler :) bazen o kadar farklı kelime söylüyor ki yetişmek mümkün olmuyor, ertesi gün tık yok :)

Kitapları daha çok sevmeye başladı, daha önce ona kitap okuduğumda yanımdan kalkıp giden adam aynı kitabı bir çok defa tekrar ettirebiliyor :)

5 parçalı 6 parçalı ahşap puzzle ları yerlerine çok rahat yerleştirebiliyor, parmak boyası seviyor, oyun hamuruyla oynuyor (arada tadına bakıyor), yüz boyama kalemlerini heryerine itinayla sürüyor :)

Gıda konusunda hala çok eksiğimiz var, katı gıdada hala yaşıtlarının gerisinde ama elinden geleni yapıyor biliyorum tatlı oğlum benim :)

Gelelim bugünkü konumuza:

Efendim, haftasonu nefret ettiğimiz halde yolumuz İKEA ya düştü. Genelde haftaiçi, daha derli toplu, daha sakin ve tenha olan AVM ler maalesef haftasonu korkunç bir hal alıyor.

İyi ki gitmişiz. Uzun zamandır gözüme kestirdiğim TROFAST kitaplık vardı. Fakat oldukça pahalı idi benim bütçeme göre...

Bu hafta ayağım bizi nasıl İKEA ya sürüklediyse, fırsat köşesinde aradığım kitaplığın istediğim rengi olan beyazı gördüm. Kenarındaki minnacık bir çizik-kırık yüzünden %70 indirimde idi. 50 Tl bile bulmayan fiyatıyla kitaplığı nasıl kaptığımı, aldığımı hatırlamıyorum. Benden mutlusu yok :D

Ardından kitaplığa yerleşecek rengarenk saklama kutularını da alınca Bora nın odasına yer bulamayan devamlı ortalığa saçılan , başka odalarda muhafaza etmek durumunda kaldığım oyuncaklar anında ortadan kalktı.. Bora da çok çabuk benimsedi saklama ünitesini, hatta ilk basamağına tırmanma oyunları bile oynuyor.




Kısacası İKEA "Fırsat reyonu" nu mutlaka ziyaret edin. Çok istediğiniz, fakat fiyatı yüksek gelen bir ürünü hiç ummadığınız bir rakama alabilirsiniz.





Üstüne de Bora nın henüz sayısı az olan kitapları yer aldı. Artık gün be gün kitap sayımız artacak. Çünkü oğlum artık kendine kitap seçiyor ve okumamdan hoşlanıyor.

Bu akşam yeni kitaplarımızdan Fil in hikayesini okuyacağız. Tepkisini ilerleyen günlerde paylaşacağım sizlerle de :)

Bugünden sevgiler hepinize....

23.12.2012

Yeni yıl girerken...

Selam, neredeyse bir aydır bekliyorum bir şeyler yazabilmek için... Ama sanırım soğuklar bastırınca ev kedisi mooduna geçtiğimizden olsa ailecek; evde mırıl mırıl oturuyoruz...
Bir yılı daha bitirdik birarada sevdiklerimizle... Bu yıl benim için lohusalık sendromlarımdan kurtuluş, memeyi bırakma, Bora nın giderek büyümesini izlemekle geçti. 2 yaşına yaklaştığı bu dönem; henüz konuşamıyor olmasının etkisiyle biraz zorlayıcı geçiyor Bora açısından. Zira anlatmak istediği konular çok fakat anlatmaya dil yeteneği henüz mevcut anlamda çözülemedi. Sıkıntılı, sinirli ve üzgün olabiliyor bazı anlarda :(

Yeni yıl ağacımızı her yıl olduğu gibi bu yıl da kurduk. Fakat bu defa Bora ile beraber süsledik. süsledik derken o kutudan süsleri çıkarıp kah kurcalayıp kah koparmaya çalışarak anneye verdi, anne de ağaca taktı. Bitince ağacın yanına geçip gözlerini sıkı sıkı kırparak fotoğraf talebi üzerine, bu güzel kare çıktı meydana :)

Bir kaç gün kadar önce Salih in doğumgününü kutladık. Evimizde tadilat olması dolayısıyla özel bir hazırlık yapma fırsatı bulamadım. Para harcanarak oğlumdan alınan hediye sistemini de eşim sevmediğinden (sadelik güzeldir) özel bir şey hazırlayamadık elcağızlarımızla.. Bu yüzden minik bir pasta hazırladım ve oğlumla babasının işten gelişi ile birlikte kapıda karşılayarak elde pastayla doğumgünü şarkısı söyledik oğlumla... Bora nıyy nıyyy diye ezgi şeklinde katıldı bana :) Salih in gözlerinin dolması bizi çok mutlu etti :)

 
 
 
Mum üfleme seansımız yaklaşık 15 dk kadar devam etti, Defalarca yaktık, üfledik :)
 
 
 

 
 
 
Dostlarla yenen güzel yemekler, içilen kahveler, her daim içinde Bora nın olduğu oynanan oyunlar soğuk akşamlar da ısıttı hepimizi teker teker ... :)
 
 
 
İçilen kahveler derken; oğlumun kahveme ortak çıktığı sabah keyiflerini de unutmamak gerekiyor :)
 
Yeni bir yıla kıyamet saçmalıklarını atlatarak :D gireceğimiz şu son günlerde hepinize sağlılık, mutluluk, aşk, para diliyoruz.
Biz ailecek evimizde olacağız. Yemeğimizi yiyecek, oğlumuzu saati gelince uyutacak, başbaşa oturacak, yeni yıla gireceğimiz dakikalarda yine geçen yıl yaptığımız gibi, uyuyan oğlumuzun yanına gidip, uyurken onu seyredip, öpeceğiz sıcacık... Size bu yıldan oğlumun uyku mahmuru şirin suratıyla veda ediyorum. Klasik olacak ama SENEYE GÖRÜŞÜRÜZ  :P
 
Sevgiyle kalın... :)